Türkiye Çıkışlı, Kopenhag başlangıçlı Costa FİRENZE ile Norveç Fiyortları

Türkiye Çıkışlı, Kopenhag başlangıçlı Costa FİRENZE ile Norveç Fiyortları rotamız Kopenhag -CRUISING - Hellesylt (Norway) - Geiranger (Norway) -Bergen (Norway) - Stavanger (Norway) - CRUISING - Kiel (Germany) -

Copenhagen (Denmark) ile Kuzey denizlerinde eşsiz bir yolculuk yaptım.

Hellesylt (Norway) Norveç’in More og Romsdal ilçesinde yer alan Hellesylt, Stranda belediyesine bağlı olan sevimli bir köy, Hellesylt manzarasını gemiden seyredebildik çünkü Norveç vize problemi çıkardığı için ancak güverteden gördük. Sunnylven Kilisesi, doğal güzelliklerin arasında yükselen mimari harikalarından biri. Hotel Union Oye

Geiranger (Norway) Fiyortlar, göz alabildiğine uzanan fiyortlar, derin ve heybetli; hepsi nefes kesici. Ama aynı zamanda  UNESCO listesindeki Bryggen bölgesinde kaçırılmayacak yürüyüşler ve çatısı yeşil otlu oyuncak evler de var. O kadar minik bir liman ki hediyelik eşyalar satan, kaz tüyü montlar, yün el örgüsü kazaklar, şapkalar almak iserseniz çok zevkli dükkanlar çevriliyor. Muhteşem şelaleler, nefes kesen manzaralar ve dağlarla çevrili pitoresk çiftlikler arasında yürüyüş yapıp, nefis, temiz havanın adını çıkarabilirsiniz. UNESCO Dünya Mirası Alanı olan Geirangerfjord' un doğal harikalarını ve güzel manzarasını keşfetmek için olağanüstü bir deneyim. Kjetil bölgeden hediyelik eşya almak için mükemmel bir mağaza, sahibi uzun yıllar Türkiye'de yaşamış güler yüzlü Geiranger' li veTürk dostu var. Özel Norveç markalarını bu dükkanda bulabilirsiniz.

Hotel Union Geiranger AS Otel, fiyordun olağanüstü manzarasına sahip ideal bir konuma sahip. Geiranger iskelesindeki hediyelik eşya ve dondorma dükkanı E. Merok Turisthandel önereceğim yerler.

Bergen

Bergen, tarihsel ismiyle Bjørgvin, Norveç'in güneybatı kıyısında Hordaland eyaletine bağlı ve Norveç'in en büyük ikinci şehri. Limandan inince sol yönde ilerlerseni ve Hop-on Hop-off sırasını göreceksiniz. Bergen'i oturarak gezip sonra şehir merkezinde Bergen gibi güzel bir şehrin ve somon balığının tadına bakabilirsiniz, Limandan çıkıp sola ilerden saa doru giiinizde şehir merkezine iniorsunuz. rerek de çok gzel bir gezini apabilirsiniz. Hansa mahallesi (Bryggen) ve Aziz Mary Kilisesi de dahil olmak üzere şehrin en önemli turistik yerlerini Etrafı yemyeşil dağlarla çevrili, yürüyerek gezilmesi en zevkli Orta Çağdan kalma tarihi yapıların yer aldığı küçük, şirin mi şirin bir şehir. Çok sevdim Bergen'i çok. Ortalama 3-5 günde Bergen'i gezebilirsiniz.

Şehirde yapacağınız rahatlatıcı bir yürüyüş turunda birçok insanın neden Bergen'i Norveç'in en güzel şehri olarak gördüğünüzü anlayacaksınız.

Bryggen limanını meşhur eden tarih 1350' de Hansa Birliği' nin Kuzey Avrupa ofisini kurmasıyla başladı. Hansa Birliği, Almanya'nın kuzeyindeki kentlerin ve yabancı ülkelerde yaşayan Alman gruplarının karşılıklı çıkarlarını korumak amacıyla kurdukları ticari örgüt. Binalar Hansa tüccarları tarafından üstlenilmiş ve Avrupa'dan gelen diğer malların yanı sıra Kuzey Norveç'ten stok balıklarını barındırmak için kullanılmış.13.000 metrekare bir alan üzerine kurulmuş.1955'te çıkan yangınlar Bryggen'in karakteristik ahşap evlerini tahrip etti. Yeniden inşası geleneksel olarak eski kalıpları ve metotları takip ederek, Kuzey Avrupa'da yaygın olarak kullanılan eski bir ahşap kentsel yapının kalıntısı olan ana yapısını korumuş.Çatılar, 2. Dünya Savaşı sırasında bir savunma mekanizması olarak daha dayanıklı bir şekilde inşa edildi. En önemlisi, bu binalar, içinde yaşayan ve çalışan Alman tüccarların yaşam tarzlarını ve çalışma rutinlerini sembolize ediyor. Bugün, bu eski şehir manzarasında 62 bina var. Gezmelere doyamazsınız bu nasıl bir işçilik, estetik, kalite. O kadar güzel ve şirin ki masalda gezinti yapıyor gibi. Tahta olarak inşa edilen renkli rıhtım evleri, tarihi korumak için bu şekilde kalmaya devam ediyor. Bugün Bryggen'in en dikkat çekici özelliklerinden biri, rıhtımlara paralel uzanan uzun ve dar geçitler.

Bergen bitmedi Fløibanen, Bergen'i geniş bir açıdan görebilmenin mükemmel bir yolu da güzel bir Füniküler yolculuğuyla zirveye ulaşmak, yaklaşık 6 dakika sürüyor. Fløyen Dağı'nın gözlem platformuna tırmanmak o kadar kolay ki özgürlük hissi ile buluşmak. Bileler 1 kişi Kr. 130,- . Zirveye ulaştığımızda hava o kadar açıktı ki, Bergen tüm güzelliği ile oradaydı. Bergen'in ve çevredeki yerlerin tepesinden manzara nefes kesiciydi. Pitoresk bir ortamda bolca dolaştık. Macera tutkunlarının Ulriken Dağı'na gidebilecekleri bir yürüyüş yolu vardı. Bergen' deyken kaçırılmaması gereken yerlerden. Burada keçileri görmek çok güzeldi. Restoranda doğa ananın tadını çıkarırken kahve için ve şükredin.

Bergen'in tam merkezinde bulunan Byparken ("Şehir Parkı") şehrin ilk parkıdır. 1855'te yeni belediye yangınla mücadele düzenlemeleri yürürlüğe girdi. Bir yıkıcı yangının daha ardından şehir yeniden inşa edilemedi. Şehrin ortasında geniş bir "yangın bariyeri" oluşturabilmek için geniş bir açık alana ihtiyaç vardı. Parkta iki büyük gölet bulunmaktadır. Bir zamanlar tek bir göletmişler ama orta kısmı doldurulmuş. Ancak göletler bir yer altı tüneliyle birbirine bağlı. Lungegardsvannet "Büyük akciğer" daha büyük göletin adıdır. Daha küçük olan gölet Smalungeren "Küçük Akciğer"dir.

Park ikiye bölünmüş durumda. Parkın bir tarafında hafif raylı sistem durağı ve şehre bağışlanan Müzik Pavyonu bulunuyor. Diğer tarafta ise her zaman popüler olan, kutlamalar ve etkinlikler için açık hava mekanı olan Festplassen ("parti mekanı") yer alır. 17 Mayıs'taki Norveç Anayasa Günü burada kutlanıyor ve Noel'de Işık Festivali burada kutlanıyor.

Bergen, 1020'lerdeki kuruluşundan bu yana yüzyıllar boyunca önemli bir ticaret merkezi olmuştur. Bu nedenle muhtemelen Kuzey Avrupa'nın en eski alışveriş yerlerinden biridir. Bugün Bergen'de şehrin her yerine dağılmış çeşitli mağaza ve pazarlar bulunmaktadır.

Böyle dikkate değer yerlerden biri, şehir merkezinin yakınında bulunan tarihi bir pazar olan Kjottbasaren'dir. Burada ziyaretçiler yerel lezzetler, zanaat ürünleri ve el sanatları satan çeşitli tezgahları ve satış noktalarını keşfedebilirler. Pazarın büyüleyici atmosferi ve ürün çeşitliliği, burayı otantik Norveç ürünleri arayanlar için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer haline getiriyor.

Bir diğer ikonik nokta ise pitoresk sahil kenarında yer alan Balık Pazarı'dır. Burada ziyaretçiler, çeşitli balık, kabuklu deniz ürünleri ve diğer deniz lezzetlerinin sunulduğu tezgahlara göz atarken, doğrudan Kuzey Denizi'nden gelen taze deniz ürünlerini tadabilirler. Canlı atmosferi ve muhteşem manzarası, Balık Pazarı'nı hem yerli halk hem de turistler için popüler bir destinasyon haline getiriyor.Bu kadar güzel keyifli gezip, şahane somon yiyip, alışveriş yapıp günün tadını çıkardık.

Gamle Stavanger, Stavanger limanından Costa FİRENZE gemisinin 12. katından baktıımda gördüm bembeyaz ahşap evlerin en güzelleri.Norveç kent sokaklarının sakinliği ve düzenliliği etkileyici, Stavanger'i sevdim. Eski şehir inanılmaz güzel, özellikle o ahşap evleri yok mu! Alan büyük ölçüde 18. yüzyılda ve 19. yüzyılın başında inşa edilmiş restore edilmiş ahşap binalardan oluşmakta. İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Stavanger için yeni bir şehir planı oluşturuldu.Müstakil beyaz boyalı bir ya da iki katlı bu ahşap evler, kent kültürel mirasının bir parçası olarak kabul edildiğinden koruma altındadır. Stavanger, 170’ den fazla beyaz ahşap evleriyle Avrupa’nın en iyi korunmuş ahşap ev yerleşimine sahiptir.

Norveç'in kalbine götüren, Lysefjord' a yukarıdan bakan baş döndürücü "minber kayası" Preikestolen'i ni veya Prekestolen, Norveç'in Rogaland ilçesindeki Strand belediyesinde bir turistik cazibe merkezi. Preikestolen, Lysefjord'un 604 metre üzerinde yükselen dik bir uçurum. Uçurumun tepesinde, yaklaşık 25 x 25 metrelik neredeyse düz bir tepe var. Nefes kesici manzaralarla, macera dolu bir gezi Eğer Prekestolen' i görmek istiyorsanız; limandan çıkınca Gamle Stavanger değil, önce feribota gitmenizi öneririm maalesef biz kaçırdık. Norveç'in en büyüleyici yürüyüşlerinden biri olan Pulpit Rock'a gidemedik çünkü gemideki tur dolu, feribotlar doluydu, feribotu kaçırdık. .ve pişman olmadık. Bir daha ki gezi de oraya da gideriz.

Kiel Almanya'nın kuzeyinde bulunan, Kiel Kanalı'nın doğu ucunda, Baltık Denizinin Kiel Fiyordunun her iki yakasında toprakları olan bir liman kenti. Kiel Kanalı ise; Kuzey Denizinde Elbe Irmağı ağzındaki Brünsbüttelkoog'dan, doğuda Baltık Denizi kıyısındaki Kiel limanında yer alan Holtenau'ya kadar 98 km uzanıyor, yaklaşık 1,19 milyon kruvaziyer yolcusu olan Kiel Limanı Kuzey Avrupa'daki yolcu dönüşümü açısından en ünlü limanlardan biri yapıyor ve gemimiz de Kiel' e yanaştığında Kiel' in hiç de küçük bir şehir olmadığını gördük.

Kiel tren istasyonun doğru yürürken ki amacımı tren ile günübirlik Hamburg' a gitmekti, gemimiz 7 saat Kiel'de kalacaktı ve biz de Hamburg' gidelim dedik. Kiel derli toplu çok temiz bir liman şehri. Kiel tren istasyonu Central Station' dan Kiel - Hamburg arası yaklaşık olarak 97 km 1 saat 15 dakika gibi. Gidiş dönüş trenle 18 euro fiyatı var. Limandan tren istasonu arası 30 dakika yürüyüş mesafesinde.

Berlinli heykeltıraş çift Brigitte Denninghoff ve Martin Matschinsky, binaya eşlik eden sanat eserleri için yarışmayı kazandı. O zamandan beri paslanmaz çelikten yapılmış anıtsal heykeli, Kiel limanı manzaralı küçük bir meydandaki bir binanın iki yüksek bölümü arasında duruyor. Uzaktan bakıldığında, küçük bir temas noktasında dengede tutulan iki parlak metalik ve güçlü kavisli elemanı görebilirsiniz. Daha yakından bakıldığında, figürün birbirine kaynaklanmış sayısız küçük paslanmaz çelik şeritten oluştuğu ortaya çıkıyor. Deniz Rüzgârı adlı sanat eseri, büyük güçlerin eserini minimalist ve zarif bir şekilde eserin merkezine yerleştiriyor.

Hamburg

Hamburg, Almanya’ nın Berlin’den sonra en kalabalık şehri ve Avrupa’nın Yunanistan’daki Pire Limanından sonra en büyük limanına sahip olsada, gezmek için de bir o kadar küçük bir şehir ki Küçük ama şehir Hamburg’ un mutlaka görülmesi gereken az sayıda turistik yeri var. Bu nedenle önemli noktaları 2 gün içinde görebilirsiniz.

Şehirdeki önemli tarihi yerler arasında olan Hamburg Belediye Binası Neo-Rönesans tarzındaki mimari yapısıyla göz kamaştırıyor. Şehrin en işlek yerinde bulunan bu yapının tarihi 1842 yılına kadar uzanıyor. Fakat bugün görülen bina 1897 yılından kalma.Binanın içerisini de ziyaret edebiliyorsunuz. Bazı geçici sergilere ev sahipliği yapan iç mekanda toplamda 647 oda bulunuyor.

Kule uzunluğu 112 metre 133 metre genişliğindeki ön cephesi ile oldukça dikkat çekici. Bulunduğu konum itibari ile de ulaşılması en kolay tarihi yerlerden. Ve salondan güzel avluya girdiğinizden emin olun, muhteşem bir çeşme var.Sağlık ve temizlik tanrıçası Tanrıça Hygieia‘ nın heykeliyle süslenmiş bir de çeşme bulunmakta. Kuzey Avrupa ülkelerinde gördüğüm en güzel belediye binalarından.

Ön tarafında çok geniş bir meydan var. Binanin hem ön cephesi hemde arka cephesi muhteşem bir mimari yapı.Meydanda ise çeşitli aktiviteler vardı.

Büyük görkemli Hamburg Belediye Binası. Yeşil en sevdiğim renk olmasa da bu binaya yakışıyor. Noel öncesi dönemde binanın önündeki meydanda muhteşem, devasa bir Noel pazarı açılıyor. Artık Eylül ayının başında bir tür konserin hazırlıkları tüm hızıyla sürüyordu. Çalışma saatleri içerisinde iç dekorasyonuyla Münih'teki belediye binamızı andıran belediye binasına girebilirsiniz.

1911 yılında yapılmış bir tünel Elbe Tüneli. 24 metre derinlikte ve 426, 5 metre uzunluktaki tünel ‘mühendislik harikası’ ödülüne de sahip. Temeli Alman İmparatoru II. Wilhelm zamanında 1907 yılında atılan Elbe Tüneli, dünyanın en eski tünelleri arasında bulunuyor. Elbe Nehri’ni iki ucundan birbirine bağlayan tünel. Asansörler ile 24 metre derinliğe inen araç ve yayalar 426, 5 metre uzunluğundaki tüneli ister motorlu vasıta ister bisiklet ile; isterse yaya olarak karşıya geçebiliyor. Tünelin içine döşenmiş fayanslar ve girişinde bulunan mozaik kaplama tünele nostaljik bir hava katıyor. Ayrıca araç için kullanılan asansörler de ilgi çekici bölümlerinden. Tünelin kullanımı ise ücretsiz. Landungsbrücken tarafından karşı tarafa yürürseniz havanın net olduğu zamanlarda Hamburg manzarasının tadını çıkarabilirsiniz. Dönemi için harika bir yapı diyebiliriz. Eğer tarihi dokuya merakınız varsa, Hamburg'u ziyarete de geldiyseniz mutlaka görmeniz gereken yerlerden birisi. Eski tünel bisiklet ve yaya trafiği için hizmet vermeye devam ediyor. Hamburg merkezini Elbe nehrinin karşı tarafı ile birleştiren nehrin 24 metre altındaki tarihi tünele dev asansörlerle iniliyor, yürüyerek isteyen bisikletle karşı tarafa geçiliyor. Biz karşıda biraz vakit geçirdikten sonra aynı yolla geri döndük. Tünelde fayanslar ve süslemeler çok güzeldi.

Johann Georg Mönckeberg'in anıt çeşmesi. İnanılma güzellikte bir çeşme. 

Johann Georg Mönckeberg'in anıt çeşmesi. Çeşme, 1842 yılındaki Büyük Hamburg Yangını sırasında Belediye Başkanı Johann Georg Mönckeberg'in anısına inşa edilmiştir. Çeşmenin ortasında, Mönckeberg'in ismine gönderme yapılarak tepesinde aslan bulunan bir sütun bulunmaktadır. Merkezi sütunun iki yanında, her biri bir deniz aslanı tarafından desteklenen bronz Adem ve Havva figürleri yer alıyor.

.

Otel Rezervasyonu