Flamenco'nun kalbi Sevilla'da atar.

Sevilla, İspanya’nın en önemli sanat ve kültür merkezlerinden biri olarak kabul görüyor. Tarihî sokakları, görkemli yapılarıyla Endülüs uygarlığının tüm izlerini yansıtan Sevilla, yemek kültürü ve Sevillans adı verilen danslarıyla dikkat çekiyor. İspanyol ve Arap kültürünün karışımından oluşan farklı bir lezzet anlayışı olan kentte, restoranlar en az müzeler kadar ilgi görüyor. İspanya’nın birbirinden renkli ve hareketli şehirleri arasında efsane şehirlerinde Sevilla yemyeşil coğrafyası ve göz alıcı tarihi rotasyonları ile Endülüs’ün en güzel ve gösterişli yapılarına ev sahipliği yapmaktadır. Endülüs’ün en kalabalık ve gelişmiş şehirleri arasında Guadalquivir Nehri manzarasının kartpostallık görüntüsüne karşı kurulmuş ve Yunan mitoloji kahramanı Herkül tarafından ise şehrin adının konulduğu efsanelerinin yer aldığı Sevilla şehrinin tarihi çok eski yıllara dayanmaktadır.

İspanya’nın en büyük dördüncü şehri Sevilla 2800 yıl önce Guadalquivir Nehri kıyısında inşa edilmiş. Yunanlılardan, Romalılara, Romalılardan, Müslümanların hâkimiyeti altında geçen uzun yıllara rağmen tarihi ve kültürel zenginlikleri ile ilk günkü gibi ışıldayan şehir Sevilla; egzotik mimarisi ve tarihi kültürel zenginlikleri ile Müslümanlar ve Musevililerin barış içerisinde yaşadığı topraklara ev sahipliği yapmakta. Eşsiz yemyeşil coğrafyası ve masmavi akan nehirlerin coğrafyasında inşa edilmiş; zarif ve modern yapıları, pek çok medeniyetin izlerine rastlayacağınız sarayları, katedralleri, caddeleri ve sokakları; eski moda sokak lambaları ile İspanya şehirleri arasında yerini koruyacak.

Şehirde yüzyıllardır dile gelmiş efsanelere göre şehri Yunan mitoloji kahramanı Herkül ’ün kurduğu ve adını ise şehri kuran Yunan mitolojisi kahramanı Herkül ‘ün koyduğuna dair inanışlar yer almakta. Tarihler boyunca pek çok medeniyetin himayesi altında kalmış; Yunan, Arap, Roma ve İspanya medeniyetlerinin tarihi ve kültürel zenginliklerin yükseldiği yemyeşil coğrafyaya sahip Sevilla, tarihi ve göz alıcı modern yapıları ile farklı rotasyonları bir arada toplamayı başarmış İspanya’nın rüya gezi rotalarına ev sahipliği yapmakta. Sevilla şehri tarihi ve kültürel zenginlikleri yanı sıra pek çok önemli sanatçı yetiştiren ve bu sanatçılara ilham kaynağı olmuş kültürel birikimlere sahip olup; sanat tarihi açısından önem taşıyan birçok yapıya da ev sahipliği yapmakta.

Sevilla Katedrali'nin resmi adı "Catedral de Santa María de la Sede " olup, Vatikan'daki Aziz Petrus Bazilikası ve Londra'daki Aziz Paul Katedrali'nden sonra dünyanın en büyük kilisesidir. Vatikan 23.000 m² arazi üzerine kuruludur. 60.000 kişilik kapasitesi vardı. Vatikan ve Sevilla Katedrallerini gördüm Londra' da yakında.

Sevilla Başpiskoposluğu Katedrali, bir zamanlar Muvahhidler tarafından inşa edilen bir Mağribi camisinin bulunduğu yere inşa edilmiştir. Bu cami 1248'de Mağribilerden alınmış ve daha sonra katedral olarak kullanılmıştır. 13. yüzyılda cami, Patio de los Naranjos (turuncu avlu) ve Giralda kulesi hariç olmak üzere yıkılmıştır. Katedralin inşası 1403'te başlamıştır. Katedral nihayet 1507'de tamamlanmış.

Sevilla Katedrali, şapelleri olan beş koridorlu haç biçimli bir kilisede inşa edilmiştir. Katedral 127 metre uzunluğunda, 83 metre genişliğinde ve 43 metre yüksekliğindedir. Dünyanın en büyük Gotik katedralinin yer aldığı; çarpıcı ve mimari harikası yapısı ile Kristof Kolomb’un mezarının bulunduğu dini yapının tarihi 13. Yy. dayanmaktadır. Cami iken katedrale çevrilmiş ve cami kalıntılarının hala gözle görüldüğü bölümlerinin yer aldığı katedral gezip görenleri kendisine hayran bırakacak etkileyici tasarıma sahiptir.1401 Temmuz’unda bu amaçla bir katedral inşa edilmesine karar verildi. Sözlü olarak aktarılan bir hikâyeye göre kilise yetkilileri şu sözleri söylemiş: "Son derece güzel ve etkileyici bir kilise inşa edelim ki, kilisenin tamamlandığını görenler bizlerin deli olduğunu düşünsün." Yani büyüklük önemli değil, güzellik, nicelik değil, nitelik önemli.. İstanbul'daki Çamlıca Camisi de büyük ama hiçbir özelliği yok. Bence.

Bir de Giralda Kulesi var tabii. Hem Müslüman hem de Hristiyan izleri taşıyan bu kuleye çıktığında Sevilla’nın eşsiz manzarasını kuşbakışı izleyebilirsin. Kuleye çıkmak biraz efor gerektirebilir, ama göreceğin manzara muhteşem.

İspanya Meydanı (Plaza de España) Girişi öncelikle ücretsiz hem burayı hem parkı görebilir, gezebilirsiniz. Araçla geldiyseniz değnekçilere paranızı kaptırmayın legal otoparklara gidin. ispanyadaki tüm düzlüklere ait eserler buranın bahçesinde var. yapı gerçekten çok iyi dizayn edilmiş. Sevillanın tarihi şehir merkezinin hemen yanıbaşında bulunan büyük bir parkın içerisinde bulunan devasa görülesi bir yapı. !920 li yılların sonunda fuar için yapılmış. Hem İspanyol, hem arap mimarisinin etkilerini gözlemliyorsunuz. Önünde büyükçe bir havuz, gölet var. Burada sandal kiralayabilir, plazanın önünden fayton turu da alabilirsiniz. Etkileyici tasarımında bol bol çini de kullanılmış. havuzu üzerinde küçük, sevimli köprüler var. Havuzun önünde kocama ferah meydanlar ve park alanı var. Kesinlikle uğrayın. Keyif alacaksınız.

Sevilla'ya ben Costa Smeralda gemisi ile Cadiz'e geldim sonra da geminin turuna katıldım, ki çok pişman oldum, çünkü 70 euro ödedim ve Cadiz ile Sevilla arası yaklaşık otobüs ile gidiş, geliş 3-4 saat, büyük zaman kaybı oldu. Benim hayalim Cadiz'de kalıp oranın keyfini çıkarıp, oradan Stenil Setenil de las Bodegas' a gitmekti. Kalabalık gruplar ile gezmek gerçeken çok zor otobüse inmeleri-binmeleri, mıymıy hareket etmeleri beni inanılmaz rahatsız ediyor. Sadece rehberimiz çok bilgiliydi onun hakkını teslim etmek isterim fakat bana göre değil kalabalık tur olayı. llk gitmek istediğim bölge Endülüs ki Sevilla'yı bu rotada ziyaret etmek istiyordum ama program değişti. Sevilla, Granada, Girona,Valencia, Cordoba, Madrid, Toledo, Segovia niyet buydu ama şimdi gidilecek yerler Granada, Girona, Valencia, Cordoba, Madrid, Toledo, Segovia olacak.

İspanya’nın güneybatı kesiminde yer alan Endülüs (Andalucía) Özerk Bölgesi’nin merkezi ve en büyük şehri yani Endülüs’ün kalbi olan Sevilla’nın her köşesi tarih ve tutku dolu. Sevilla’da gezilecek yerler hayli fazla. Emin olun, büyüleyecek pek çok farklı güzellik bulacaksınız. Sevilla’ya direkt uçuşlar var. Haftada 3 olacak şekilde.

Alcázar Sarayı sadece bir saray değil, adeta bir sanat eseri. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve 900 yıldan fazla bir geçmişe sahip olan bu sarayın ismi, saray veya kale anlamına gelen Arapça “al qasr” kelimesinden geliyor. İslami, Gotik, Rönesans ve barok unsurları barındıran sarayın bahçelerinde dolaşırken su fıskiyelerinin huzur veren sesi ile şahane. Alcázar Sarayı (Real Alcazar) Game Of Thrones izleyenler bilir mutlaka. Giriş ücreti 14.50 Euro.

Metropol Parasol (Setas de Sevilla) yerel halkın ona mantar dediği gibi aslında bir Alman mimar tarafından tasarlanan ve esasen ahşaptan inşa edilmiş, fütüristik bir yapı. Alt kattaki bir bar, restoran, taze meyveler, sebzeler vb. çeşitleri sunan küçük tezgâhların bulunduğu bir pazar yeri. Çok keyifli, eğlenceli zevkli çok güzel vakit geçirebilirsiniz. Bodrum katında, giriş var. Önce tipik Endülüs kültürünü gösteren kısa bir videoyu (Flamenko, Toreros, Müzik, Manzaralar vb.) izleyebilirsiniz. Ardından dışarı çıkıp Parasol’un tepesinde kendinizi bulacaksınız. Şehrin muhteşem manzaralarına sahip bir yürüyüş yolunun yanı sıra binanın kendisi de mevcut. Gerçekten görülmeye değer. Mercado de la Encarnación, Sevilla şehrinin bilinen ilk gıda pazarı. Bugün bulunduğumuz Plaza'ya adını veren, “Convento de la Encarnación” adlı eski bir Orta Çağ Augustinian manastırının üzerine inşa edilmiştir.

Sevilla'nın en büyük mimarı Melchor Cano tarafından tasarlanan pazarda taze ürünlerin satıldığı 400'den fazla tezgah vardı. Büyüklüğü ve konumu nedeniyle pazar şehrin tamamına mal sağlıyordu. 

Bu zamana kadar modern bir pazardı ve ticari bir alandan çok daha fazlası haline geldi, Sevillalıların buluşma noktasıydı. Dünyanın en büyük ahşap yapısının üzerinden geçen dolambaçlı bir yürüyüş yolu, şehrin 0. Kilometresinde Sevilla manzarasının 360 derece keyfini çıkarabileceğiniz tek nokta olan en yüksek noktası olan Mirador'a ulaşana kadar şehri yavaş yavaş ortaya çıkaracaktır. Şehrin canlı ışığı ve büyülü gün batımları altında, sokakları ve anıtları gezip planlayabileceğiniz ayrıcalıklı bir yer...

Triana Mahallesi yerel halkın yaşadığı, sokaklarında seramik sanatçıları ve küçük tapas barları bulabileceğin bir mahalle. Burada bir tur atmadan Sevilla gezisi eksik kalır diyebiliriz. Endülüs mutfağını keşfetmek, çini atölyelerini gezmek ve yerel halkın samimiyetiyle tanışmak istiyorsan buraya mutlaka uğramalısın. Bu gezinin sonunda acıkırsan da Triana’da tapas barlarını dolaşmanı öneririz. Üstelik fiyatlar da oldukça uygun.Roma ve Müslüman etkileriyle büyüleyici bir mahalle olan Triana'da da Virgen del Carmen Şapelini bir göz atıp geçip Plaza Del Altazana'ya ulaştığınız da karşınıza Triana'nın n ünlü boğa güreşcisi Juan Belmonte'nin heykeli çıkacaktır. Nehir kıyısına doğru yollanırkende carmıha gerilmiş Hz.İsa'nın heykelinin bulunduğu 'Nuestra Senora de La O' ile 1276 yılından kalan kentin en eski kilisesi 'Santa Ana' dikkatinizi çekecektir. Şehir surlarının dışında ve sıklıkla nehir tarafından sular altında kalan Triana mahallesi , uzun zaman Sevilla'nın tenha bir semti olmuştur. Geleneksel olarak, çingene topluluğundan gelen boğa güreşçileri ve flamenko sanatçılarıyla ünlü bir işçi sınıfı bölgesi olmuştur. Seramik üreticileri, Endülüs azulejolarının ( kiremitlerinin) büyük bir kısmını üretmiştir.

Maria Luisa Parkı Şehrin ortasında 100 dönümlük muhteşem bir park.Tüm gün dolaşabilir ve ortamda rahatlayabilirsiniz. Sevilla’nın en güzel parklarından biri, Parque De Maria Luisa’dır.

Park 1893 yılında şehre bağışlandı ve 1911 yılında yeniden tasarlandı, devasa bir park, çok güzel yürümek için, muhteşem Plaza De Espana gibi çok sayıda ilginç yerler, bu plaza etrafında Torre Sur ( Güney Kulesi ) ve Torre Norte ( Kuzey Kulesi ) yanı sıra muhteşem Ana Bölgesi Ordu Yer Kuvvetleri, burada Anibal Anibal Anibal Ossorio adında bir anıt var, parkın kendisi Monumento A Gustavo Adolfo Becquer, Estanque La Lotos, Puerta De Navarra, Isleta De Los Pajaros gibi muhteşem binalar, çok fotojenik bir bölge , Glorieta De Hermanos Alvarez Quintero ve Jardines Del Prado San Sebastian ve Parque De Los Palomas Plaza De America gibi pek çok ilgi çekici bahçeler, parkın adını veren Maria Luisa anma anı var, bu şehrin en güzel İspanya tatili planlıyorsanız ziyaret etmek için harika bir park.Piknik yaparak öğle yemeğinizi yiyin ve açık havanın tadını çıkarın